Translate

19 Haziran 2014 Perşembe

Arılarım 27.Gün


14 Haziran 2014, Cumartesi. Kestane ağacının çiçeği. Kovana 200 metre mesafede.


Kestane ağacının çiçeğindeki polenler.


Aynı gün pencereden odama girmiş bir misafir! Çok değişik! Nasıl bir böcek acaba?


16 Haziran 2014, Pazartesi. Latince adı Catalpa bignonioides. Türkçe adları Katalpa Ağacı, Sigara Ağacı ve Puro Ağacı; yöresel adı da Kurtyemeyen Ağacı imiş. Kovana 100 metre mesafede. Üzerinde arılar vardı. Ağacın çiçeklerinin bir kısmı yere dökülmüştü.


Aynı gün erik ve ıhlamur topladım biraz. Bizim buralarda erik ve ıhlamur bol. Erikler ziyan oluyor her sene, yüzüne bakan yok. Eriğin çok güzel kompostosu oluyor. Kaynattıktan sonra posasını iyice ezerek süzgeçten geçiriyorsun. Harika bir görünüm ve lezzet. Belki ben topladığım için bana öyle gelmiştir :)

Ihlamurları toplamaya çalışanlar var. Fakat genelde ağaçlar çok büyük bu sebeple toplaması zor. Toplaması kolay bir ağaç vardı onu çiçeklendiği gün toplamışlar. Büyük ağaçlardan toplamaya çalışan birilerini gördüm. Okul servis aracı gibi bir minibüsün üzerine çıkmış, elinde de üç metrelik bir sopa ucunda keskin bir şey olan. Uzanabildiği dalları kesiyor. Minibüsü dal doldurmuş :) Yalnız bütün ıhlamurların üzerleri arı dolu. Benim arılarım :)


17 Haziran 2014, Salı. Dip tahtasında en son 6 gün önce bakmıştım. Yukarıdaki dip tahtası 6 günlük. Taze mum kırıntıları 5. çerçeve hizasında yoğun. Son verdiğim çerçevenin kabartıldığı manasında. Biraz da kahverengi mum kırıntısı var. Onlar eski kararmış peteklerden mi acaba? Ya da yavru gözlerindeki sırlar mı?


Plastik cam kırpıntıları var. Örtü tahtası olarak kullandığım pleksiden. Bunu neden yaptılar acaba? Pürüzlü bir kenar mı vardı? Sonraki günlerde de böyle bir şey görürsem plastik camı iptal ederim.


5. çerçeveden dışa doğru (genişletmeyi yaptığım taraf) daha yoğun.


6 günlük de polen kırıntıları. İlk çerçevelerin bulunduğu taraf yoğunluklu. Uçuş deliği yönü daha da yoğun. Çok polen döküyorlar. Nerede yanlış yapıyorum acaba?


Dağınık vaziyette ölü arı parçaları. Bir ya da iki adet arıya ait olabilir. Yukarıdaki resimde arının ezildiği görünüyor. En son çerçeveleri kontrol ederken fark etmiştim, neredeyse her çerçevede bir veya iki tane arı ezmişim. Arı ezmek konusunda kovanın da hataları var benim de. İş güvenliği konusuna daha fazla önem vermeliyim. İş kazası!


Aynı gün örtü tahtası üzerinden bir kontrol yaptım. Verdiğim ve onların da daha evvelden kabartmış oldukları çerçevelerin daha da kabartılmış olduğunu gördüm. Çerçevelere bakıldığında bir ağarma kendini hemen belli ediyordu. Örtü tahtasını kaldırmadan üstten dikkatlice bakmaya çalıştım, özellikle son çerçevelere. Bal kemerleri sırlanmamıştı henüz. Bu görüntüden aç kalmadıklarını kendi güçlerince önemli işler yaptıklarını anladım.


Bir arının dili diğer arının ağzındaydı. Yetişkin arı yavru arıyı besliyordu sanırım. Bir de arının birinin polen taşıdığı bacaklarında propolis vardı. Diğer bir arı ağzıyla propolise bir şeyler yapıyordu ama anlayamadım.


19 Haziran 2014, Perşembe. İki gün önce kovana örtü tahtası üzerinden baktığımda çerçevelerde ciddi bir ağarma gördüğüm halde son çerçevelerde sırlanmış bal kemeri görememiştim. Ancak tetikte olmam gerektiğini anlamıştım. Bugün örtü tahtası üzerinden baktığımda çerçevelerin sırlanmış olduğunu gördüm. Biraz geç kalmış olmakla beraber hemen ballığı vermeye koyuldum. Ancak hava bozdu ve birden şiddetli bir yağmur yağmaya başladı. Bu arada ben de kovanı izlemeye koyuldum. 

Saat akşam 6 gibiydi. Acaba ne kadar tarlacı vardı dışarıda? Yağmur duraksamaya başladığında dışarıdan dönenler olduğu gibi dışarı çıkışlar da oldu. Sonra çok daha şiddetli bir şekilde dolu ve yağmur yağdı. Şiddetli yağmur ve dolu kesildiğinde arılar uçuş deliğinden bile bakamadı 5 dakika kadar. Sonra bir arı çıktı ve kovanın etrafını detaylı bir şekilde inceledi. Özellikle de kovanın kapak kısmını inceledi. (Dolu kovana şiddetli çarptığından dolayı oldukça gürültü çıkarmıştı, sac kapak). Sonra ara ara bir kaç arının daha uçtuğunu gördüm. Böyle bir havada neden uçmuşlardı? Ve nereye uçmuşlardı acaba? Şiddetli bir yağışta ne kadar zarar görüyorlar acaba?

Hava durumu bir kaç gün daha yağmurlu diyor. İlk fırsatta ballığı atmalıyım. 

Bugün ıhlamurların çiçeklerine baktım. Önemli bir kısmı tohuma kaçmaya başlamış. Az da olsa yeni çiçeklenmeye başlayanlar da var. Bir tomurcuğun üzerinde nektar gördüm. Minicik bir damla. Emin olmak için yaladım. Tatlı olduğuna göre nektar. Yağmurdan sonra ne olur durum acaba?

Hiç yorum yok: